NASIL KATILACAKSINIZ?

1 Hemen başvurunuzu yapın!
2 Eğitime katılın, başarılı olun!
3 Belgeniz adresinize gelsin.

Her tür soru, görüş ve önerileriniz için E-Destek talebinizi tarafımıza iletebilirsiniz. Teşekkürler!

MESAİ SAATLERİ;

Pts-Cu: 09:00 - 18:30
Cts: 09:00 - 16:00
Pazar günü sadece E-Destek!

VAROLŞUŞSAL GERÇEKLER: KÜLTÜREL SOSYAL HAYVAN TERÖR YÖNETİM KURAMI

Yazar: Psikolog / PerÅŸembe, 04 AÄŸustos 2016 / Published in international

Darwin’in ardından TYK (Terör Yönetim Kuramı) insanlığın uzun dönemlerde  kazanılmış doÄŸal seleksiyonla devrim ürünü olduÄŸunu ileri sürmektedir. Bizi diÄŸer türlerden  farklı kılan insan doÄŸası nedir? İri yapılı deÄŸiliz, duyularımız keskin deÄŸil aksine yırtıcı  hayvanlar gibi pençelerimiz ve diÅŸlerimiz yok. Bu özellikler iÅŸbirliÄŸine ve iÅŸ bölümüne teÅŸvik  edip bizi icatlara, tarıma, yemek yapmaya, barınak inÅŸaat etmeye ve Afrikadaki tek bir yörede  küçük bir grup olan hominidlerden Homo sapien gibi geniÅŸ nüfuslara hızla çoÄŸalan  atalarımızın çeÅŸitli araç gereçleri icat etmesine yönlendirdi.  Şüphesiz insan aklının önemli yanlarından biri öz farkındalıktır. Hayatta olduÄŸumuzu  biliyoruz. Bu “özlük (kendilik)” duygusu bize geçmiÅŸimiz üzerinde düşünmemizi ve geleceÄŸi  sorgulamamızı saÄŸlar. Fakat Kierkegaard’ın (1844/ 1957) söylediÄŸi gibi birinin hayatta  olduÄŸunu bilmesi inanılmaz bir neÅŸe kaynağı olmasına raÄŸmen ölümün tahmin ve kontrol  edilemeyen nedenlerle gerçekleÅŸebilmesi biz de dahil yaÅŸayan her ÅŸeyin ölmesi gerçeÄŸi  daima rahatsız edicidir. Rank’ın vurguladığı gibi fani (maddesel) yaratıklar olarak ıkınma,  dışkılama, kusma, gaz çıkarma açısından rahatsızlık verici bir durum içindeyiz. Bu nedenle  tıpkı baÅŸaklar gibi sararıp solmak ve ölmek var kaderimizde.  Homo Sapiens bu varoÅŸsal çeliÅŸkiyi kültürel dünya görüşü geliÅŸtirerek çözdü. Bir gruptaki  bireyler tarafından paylaşılan gerçeklik hakkındaki inanışlar, ölüm farkındalığından  kaynaklanan kahredici terörü azaltmaya hizmet eder. Kültür, anlam dolu evrenin deÄŸerli  parçaları olduÄŸunu hissettirerek endiÅŸeyi azaltır. Anlam evrenin kökenin tanımını sunan  kültürel dünya görüşünden gelmektedir.

ÖrneÄŸin New Meksikodan kızıldereli bir Teva olan  Alfonso Ortiz açık bir ÅŸekilde kültürel bileÅŸimlerle sunulan psikolojik ihtiyaçlar için şöyle der:  Bir Teva insanlarımız hakkında bilmemiz gereken her ÅŸeyi ve bir insanın nasıl yaÅŸaması gerektiÄŸini  kavramak için kökenimizin tarihiyle ilgilenir. Tarih toplumumuzu tanımlar. Bize kim olduÄŸumuzu ve  nereden geldiÄŸimizi söyler.  Bütün kültürel dünya görüşleri kalıcı bir anlam duygusuyla ve anlam dünyası içinde  kiÅŸinin kendisini deÄŸerli biri olduÄŸunu algılama ilkesiyle biliÅŸenlerini temin eder. Kültürden  gelen benimsenmiÅŸ deÄŸerleri, normları ve sosyal rollerle, insanlar ölümün üstesinden gelir ve  böylece ölümlü olmakla ilgili bilgilerine raÄŸmen psikolojik sükunetini saÄŸlarlar. TYK için öz  saygı anlam dünyasında insanın deÄŸerli olduÄŸu anlayışını içerir.  Bu kuramsal bakış açısıyla öz saygı evrenseldir. İnsan, yaÅŸamın bir anlamı olduÄŸuna inanmak  ihtiyacı içindedir. Bu öz saygıyı sunan davranışlar kültürler arasında oldukça farklılık  gösterebilir. İki kültür, tamamen zıt deÄŸer normlarını belirtebilir. Gerçekten de bir kültürde  büyük özsaygı saÄŸlayan aynı davranış bir baÅŸka kültürde dışlanmaya hatta cezalandırılmaya  bile neden olabilir. ÖrneÄŸin New Guinea’da Sambia’lı erkekler, yetiÅŸkinliÄŸe geçiÅŸlerinde olgun  erkeklere oral seks uygulamaktadır. Bununla birlikte Taliban’ın Afganistanda bir güç olduÄŸu  zamanda eÅŸcinsel davranış kesin ölüm cezası demekti (Herdt, 1982).  Tüm kültürel dünya görüşleri kesin olarak onaylanamayan naif insan yorumlarıdır ve  asıl itibariyle olması muhtemel deÄŸildir. TYK, toplumsal fikir birliÄŸinin kültürel inançları  sürdürmek için zaruri bir araç olduÄŸunu varsayar. Çünkü her bireyin ayrı dünya görüşü vardır.  İnsanlar kendilerinkinden farklı görüşleri olanlara genelde tepki göstermekte hatta onları  kendi inandıkları ÅŸeye çekmeye çalışmaktadırlar.  Ölümsüzlük konusunda insan farkındalığı ve Kültür Devrimi  Primat atalarımız, çok zeki, öz-farkındalığı olan, anlam arayan, sembol avcısı türlere nasıl  dönüştü? Evrim kuramcıları, soyumuzun 4,5 ve 6 milyon yılları arasında yaÅŸayan diÄŸer  primatlardan geldiÄŸini ve ilk evrimsel devrimin Australopithecine'ların iki ayağı üzerinde  durması olduÄŸunu düşünmektedir. Australopithecines Lucy isimli ünlü fosil gibi iki ayak  üzerine yürürlerdi fakat beyinleri küçüktü ve araç gereç kullanmazdı. Bununla birlikte iki ayak  üzerinde yürümek fiziksel çevreyi keÅŸfetmek ve kendi için kullanmak adına ellerin serbest  olmasını saÄŸladı. Aynı zamanda doÄŸum kanalının darlaÅŸmasına neden oldu. Bu da ön insan  aile ve sosyal yapısında radikal bir deÄŸiÅŸliÄŸi gerektirdi. Artık atalarımız hayatta kalmak ve anne ve bebeklere daha zengin bir beslenme saÄŸlamak için büyük gruplar halinde yaÅŸamaya ihtiyaç duymaya baÅŸladılar. Büyük gruplar halinde yaÅŸamak ise karmaşık biliÅŸsel taleplerin Bu noktada evrimsel kazanımlar, insanın ölüm probleminden doÄŸan kaygıyı hafifletebilen  kültürel dünya görüşlerini geliÅŸtiren ve benimseten durumlar için ortaya çıktı. Evrim  Psikolojisi, antropoloji ve biliÅŸsel nörobilim gibi dallardan saÄŸlanan kanıt, kuram ve  araÅŸtırmalar, insanoÄŸlunun insana dair sanat, dil, din, tarım ve ekonomi gibi kültürel  özelliklerin yaratılmasıyla fanilikleriyle ilgili sorunu çözmüş olduÄŸu konusunda fikir  İnsanlaÅŸtırma: Biyolojik Varlıktan Kültürel OluÅŸuma İnanılmaz yolculuk  SosyalleÅŸme, bebeklerin özgürlüklerini kısıtlayıcı durumu zihinsel ve duygusal yönden  anlamadan önce ailelerin çocuklarının davranışlarını aktif olarak deÄŸiÅŸtirmesini gerektirir.  Bebekler ailelerinin büyük ilgisiyle ödüllendirilir, kendilerini iyi ve güvende hisseder.  Uygunsuz davranışları ailenin hoÅŸnutsuzluÄŸu ile sonuçlanır ve bu de kötü duygulara yol açar.  YaÅŸamının erken döneminde çocuklar iyi olmakla güvende olmanın ve kaygı ile güvensiz olmanın eÅŸit olduÄŸunu düşünür. (Sullivan 1953).  Çocuklar ölümün kaçınılmazlığını ve ailelerin de ölümlü olduÄŸunu ve onlara sürekli olarak güvenli bir ortam veremeyeceklerini fark ettiklerinde İyi= Güvenli, kötü= güvensiz duygusu  kiÅŸisel iliÅŸkiden kültüre dönüşmektedir. Bu noktada, çocuklar kültürel dünya görüşlerini yaÅŸayarak sosyal rolleriyle iliÅŸkili deÄŸerin standardını karşılayarak kendilerini algılayarak öz  saygıyı edinip ömür boyu psikolojik sükunet arayışına giriÅŸiyor.  Terör Yönetim Teorisinin Özeti Etkili terör yönetimi gerçekliÄŸin anlamına güvenmeyi (kültürel dünya görüşü) ve kiÅŸinin bu  dünya görüşüyle belirtilen deÄŸer standartlarını karşılama inancını (öz- saygı) gerektirir.  İnsanlar terörden korunmak için kültürel dünya görüşlerine inanmayı saÄŸlamak ve dünya  görüşleriyle iliÅŸkili deÄŸer standartlarını karşılaÅŸmak için motive olurlar.

TERÖR YÖNETİM TEORİSİNİN AMPRİK DEÄžERLENDİRİLMESİ  Öz saygı iÅŸlevleri kaygıyı tamponladıkça öz saygı artmaktadır. Nötr öz saygı kontrol  koÅŸullarındaki katılımcılar, kendilerini uzun ömürlülükle ilgili eÄŸilimlerde az ya da çok  duygusal olarak görmüşlerdir; bu eÄŸilim öz saygı arttığında yok olmaktadır.  Kültürel dünya görüşü ve öz saygı, ölüm farkındalığıyla iliÅŸkili kaygıyı yatıştırma iÅŸlevini yerine  getiren gerçekliÄŸin doÄŸasına inanmayı saÄŸlarsa, insanlara kendi ölümlerini düşünmelerini  istemek bu tür inançlarla saÄŸlanan korunma ihtiyacını artırmalıdır.  Öz saygı ve Ölüm belirginliÄŸi  Kaygı Tamponu ve Ölüm BelirginliÄŸi hipotezlerinin ardında araÅŸtırmacılar öz saygı ve Ölüm  BelirginliÄŸi arasındaki iliÅŸkiyi keÅŸfetmiÅŸtir. Öz saygının kaygıyı tamponlaması ölüm  belirginliÄŸini takiben dünya görüşü savunması yüksek öz saygısı olan bireylerde azalmaktadır.  Bu hipotez Harmon- Jones (1997) ve Arndt- Greenberg (1999) tarafından yapılan bir seri  çalışmada onaylanmıştır. Ayrıca öz saygıyla ilgili olarak dayanıklılık da Ölüm BelirginliÄŸi  azaltmaktadır. Depresyonla ilgili durumlar ise Ölüm belirginliÄŸini artırmaktadır.  Ölüm BelirginliÄŸi, öz saygıyı pozitif ya da negatif olarak etkileyen unsurlarla artmakta ya da  Son araÅŸtırmalar (Dechesne 2003) Burçlardan ya da kiÅŸilik testlerinin hangisinden gelirse  gelsin Ölüm belirginliÄŸi benlikle ilgili olumlu bilginin geçerliliÄŸi inancını artırdığını ve öz  saygının, ölümle ilgili kaygıların yatıştırılmasına hizmet etmekte olduÄŸunu göstermiÅŸtir.  Terör/DehÅŸet Yönetiminin Psikodinamikleri  BiliÅŸsel süreçlerin doÄŸasını açıklamak için son zamanlarda çift süreç teorisini önerdik.  Greenberg, Simon, Arndt, Pyszczynski, & Solomon (2000), Ölüm belirginliÄŸinin ardından  insanların yakın savunmaya geçtiÄŸini fakat uzak savunma belirtisi göstermediÄŸini belirttiler.  Uzak savunma bir gecikme sonrası gerçekleÅŸir fakat yakın savunmalarda bu söz konusu  deÄŸildir. Buna ek olarak kültürel dünya görüşünün savunması, ölüm fazlaca belirgin  GÜNCEL KONULAR, GELECEK İSTİKAMET  Terör Yönetim Kuramının, insanın sosyal davranışları için tutarlı ve kapsamlı bir açıklama  saÄŸladığını düşünüyoruz. Bu birçok teorik ve ampirik çalışmayla desteklenmiÅŸtir.  Terör Yönetim Kuramı daimi kaygı olmadan ölüm bilgimizle nasıl baÅŸa çıkacağımızla ilgilidir.  Ama Ölüm belirginliÄŸi kaygıyı yeÅŸertmeden dünya görüşü savunmasına nasıl yoÄŸunlaşılır?  Son yıllarda bununla ilgili doÄŸrudan deneysel bir kanıt bulundu. Greenberg deneklerin  yarısına 1 saat için kaygıya engel olan bitkisel bir çay içmelerini söylerken diÄŸer yarısına  hafızayı geliÅŸtiren bir bitkisel içecek içmelerini söyledi (2003). Tipik Ölüm belirginliÄŸi  güdümlemesinin ardından Amerikalı denekler dünya görüşü üzerine savunmalarını ölçmek  için Amerikan yanlısı ve karşıtı yazıları deÄŸerlendirdiler. Ölüm BelirginliÄŸi, -kaygı önleyici  koÅŸulda deÄŸil- hafıza artıcı durumda Amerikan karşıtı ön yargıyı artırdı.  Yeniden Terör yönetim Psikodinamikleri  Arndt (2002)ölümü hatırlatan ÅŸeylerin ,insanların dünya görüşlerinin belli özelliklerine doÄŸal  eriÅŸilebilirliÄŸi artırdığını göstermiÅŸtir.  Kuram, ölüm bilinçten uzak olsa bile, ölüm bilgisi hep bizimle olduÄŸu için Terör Yönetiminin  devam eden bir süreç olduÄŸunu varsayar. TYK,aslında insanların tehdit görmesi halinde öz  saygılarını niçin çok fazla savunduÄŸunu ve farklı olanlara niçin olumsuz olarak tepki  verdiklerini açıklamak için meydana gelmiÅŸtir. Kurama göre, öz saygı ve kültürel dünya  görüşü daimi terör yönetim iÅŸlevine hizmet ettiÄŸi için bu eÄŸilim oluÅŸmaktadır. Önem  verdiÄŸimiz mevcudiyetlerimizi tehlike altında olduklarında çoÄŸunlukla korumaya çalışırız.  Çünkü bu mevcudiyetler bizi diÄŸer tehlikelerden korumaktadır. Yapıyı koruyan tehdit oldukça  güçlüyse ya da bireyin yapısı baÅŸlamak için kırılgan hassassa, artan ölüm düşüncesi  eriÅŸilebilirliÄŸi, muhtemelen savunma ihtiyacını artırmakta ve isteklendirmektedir. Elbette  Ölüm düşüncesine eriÅŸilebilirlikteki koÅŸulların dünya görüşü ve öz saygı savunmasında bir rol  oynayıp oynamadığını açıklamak için daha fazla araÅŸtırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.  Terör Yönetimi ve Sosyal İliÅŸkiler  BilindiÄŸi gibi sosyal iliÅŸkiler insanlar için önemlidir. BaÅŸlangıcından bu yana TYK bireyin dünya  görüşü ve öz saygının diÄŸer insanlara onaylatılmasının önemini vurgulamaktadır. Bu nedenle  TYK’nın sosyal iliÅŸkiler ve gruplarda bir takım önemli anlayışlar getirdiÄŸine inanıyoruz. Günlük  hayattaki sosyal iliÅŸkilere bir göz attığımızda bile sosyal iliÅŸkilerin oldukça karmaşık olduÄŸu  görülebilir. İnsanlar her zaman sosyal bir duruma ait olmak istemez ya da sosyal iliÅŸkileri  reddedebilir. Sosyal hayatlarında insanlar çok çeÅŸitlilik gösterir. Aralarındaki güçlü iletiÅŸimler  gerçekte farklıdır ve hatta varlığını aradıkları ve varlığını istemedikleri insanlar arasında çok  DiÄŸer yandan Mikulincer, Florian ve arkadaÅŸları kuramlar arasında baÄŸlantıyı vurgulayan  etkileyici bir araÅŸtırma programı geliÅŸtirdi (Mikulincer, Florian, & Hirshberger, 2003). Bu  çalışmaya dayanarak, Terör yönetimi iki temel bileÅŸiminin (kültürel dünya görüşü ve öz saygı)  onaylanmasındaki rollerinden bağımsız olarak yakın iliÅŸkilerin terör yönetim fonksiyonunun  iÅŸine yaradığı iddiasını destekleyen bir kanıt sundular.  Terör Yönetimi ve DiÄŸer Kuramlar  AraÅŸtırma, TYK ve uyumsuzluk (Jonas 2003), biliÅŸsel- deneysel benlik kuramı (Simon 1997),  Ayrım Kuramı (Simon 1997), Sosyal Kimlik Kuramı (Castano, Yzerbyt & Paladino bu kitapta  bölüm 19; Harmon- Johns, GreenberG & Solomon, 1995) ve Sistem Kuramı (Jost, Fitzsimons &Kay) gibi kuramlar arasında bir baÄŸlantı kurmuÅŸtur.  Bir diÄŸer geliÅŸme de insanların diÄŸer temel varoÅŸsal gerçeklik olan hayattaki belirsizlikle nasıl  baÅŸa çıktıkları üzerindeki bir çalışma olmuÅŸtur. Ölümün Salı günü saat 5:15’te geleceÄŸinden  emin olsanız ve ahiret için umutlarınız asılsız kalsa ölüm daha az korkutucu mu olurdu?  Terör Yönetim Kuramının Pratik Çıkarımları  Terör yönetimi bireyin dünya görüşü deÄŸerlerine ve belirtilen öz saygı yaÅŸam biçimine  baÄŸlıdır. En iyi dünya görüşünün farklı olanlara hoÅŸgörülü olan, deÄŸiÅŸiklikler karşısında esnek  olan ve öz saygıyı içeren diÄŸer hayat tarzlarına zarar verilmemesi olduÄŸunu savunmaktayız.  Hıristiyanlık, İslam gibi dini veya faÅŸist, komünist, seküler tarzdaki sert köktenci dünya  görüşleri bu düşüncenin karşıtı olan modellerdir. Aynı ÅŸekilde TMT, hayatında sorun olan  insanlar için onlara iyi gelmeyen dünya görüşleri ve öz saygı çabaları için farklı yollar  aramaları gerektiÄŸini ve bu psikolojik kaynakların daha etkili ve kazanç saÄŸlayan versiyonlarını  oluÅŸturmasını önermektedir.  Janof-Bulman ve Yopyk ve Martin, Campbell, and Henry, ölümle ciddi yüzleÅŸmelerin olumlu  olabileceÄŸi, etkileri serbest bırakabileceÄŸini, gerçek geliÅŸimi ve yaÅŸam hoÅŸnutluÄŸunu  kolaylaÅŸtırabileceÄŸi olasılığı ile ilgili kuram ve kanıt üzerine yoÄŸunlaÅŸmıştır.  Terör Yönetim kuramı, ölüm farkındalığının hemen her türlü insan davranışında önemli bir  rol oynayan ve kültür ve öz saygının elde edilmesi ve geliÅŸiminde temel oluÅŸturan yaygın bir  kaygı olduÄŸunu ileri sürmektedir. İnsan davranışının VaroluÅŸsal psikodinamik tanımı test  edilemez gerekçesiyle akademik psikologlar tarafından kabul edilmese de TYK bu iddianın  katiyen karşısında durmaktadır. Mevcut Amprik bir kanıt TYK’nın temel ilkelerini  desteklemektedir. Devam etmekte olan psikolojik sonuçların keÅŸfedilmesiyle gittikçe artan  ilerlemelerden memnunuz ve devam eden araÅŸtırmalar konusunda da heyecan doluyuz.

Sayfa Başı